Sonbahar ve kış aylarında Gaziantep de yaşanan mevsim normalleri üzerindeki sıcaklık ve yağış kıtlığı, barajlardaki doluluk oranının yüzde 30’un altına geriletti.Uzmanlar Türkiye’nin de içinde bulunduğu Akdeniz havzasının, küresel ısınmanın neden olduğu iklim değişikliği ve dolayısıyla kuraklıktan en çok etkilenecek bölge olduğuna bir kez daha dikkat çekiyor.içinde bulunduğumuz günlerde normalin üstünde yağışlar olmazsa su kesintileri kaçınılmaz olacak.Korona ile mücadele de yaşamak zorunda kaldığımız bu dönemde tüm olağanüstü koşullara karşın üretimin hız kesmeden devam ettiği tarım arazilerinde yeni bir tehlikenin çanları duyulmaya başladı. Kış sezonuna girildiğinden bu yana ortalama değerlerin altında seyreden yağışlar zaman ilerledikçe kuraklık riskini arttırmaya devam ediyor.Tarımsal sulamanın en önemli kaynaklarından olan pek çok barajda doluluk oranları riskli seviyelere gerilerken yeraltı su kaynaklarında da benzer bir durum yaşanıyor. Türkiye tarımının lokomotifi olan buğday başta olmak üzere tarla bitkilerinde sorun yakıcı şekilde hissediliyor. Mevsim normallerine oranla en az yağışın düştüğü Trakya bölgesinde ise susuzluğa bağlı ürün kayıpları başladı bile. Su kaynaklarımızın korunması için yeşil alanlar ve ormanlar korunarak bol bol ağaçlandırma yapılmalıdır.Su kullanımının en fazla olduğu sulama ve endüstri sektörlerinde su tasarrufuna yönelik tedbirler alınmalı.Evlerde ise su tüketiminin onda bire, hatta yüzde bire kadar azaltarak ev halkının da bilinçlendirilmesi sağlanmalıdır. Farklı sektörlerde kullanılan suyun tekrar arıtılıp kullanılması, yeşil ve ormanlık alanların artırılması, yağmur suyundan tekrar faydalanılması gerekiyor.Yoksa bizi çok sıkıntılı günler beklemekte.