YORUM - ‘KAMİL OCAK’ BU ŞEHRİN HAFIZASIDIR, SİLİNMEMELİDİR

Kamil Ocak ismi bu şehir için çok şey ifade eder aslında. Siyasetçi kimliğiyle, belediye başkanlığı,Gaziantep milletvekilliği,spordan sorumlu devlet bakanlığı yapmış, şüphesiz bir dönem Türk siyasetinde kendisiyle birlikte Gaziantep’e de damgasını vurduran bir devlet adamlığından çok daha fazlasını ifade eder Gaziantep’lilere. Gaziantep’e kazandırdığı spor tesisleri, kentin basketbol, yüzme gibi önemli spor dallarıyla tanışmasına, sporcu yetişmesine vesile olmuş, yıllarca kentin tam kalbinde efsane Gaziantepspor’la birlikte anılacak  deyim yerindeyse bir futbol mabedine dönüşen ismiyle müsemma Kamil Ocak stadyumunu da kente kazandırmıştır.

Kamil Ocak stadyumu bir neslin babasının elinden tutup ilk kez maça gittiği, futbolla tanıştığı bir tarihti aslında. Şüphesiz ki Gaziantep’te doğan, büyüyen hemen hemen herkesin o stadta bir anısı muhakkak vardır,acı ya da tatlı. Gaziantepspor efsanesinin Roma’yı Yusuf Şimşek’in attığı golle 1-0 mağlup etmesini o dönemde yetişkin, genç veya çocuk olan kim unutabilir ki? Teknik direktör Nurullah Sağlam’ın gol sonrası sevincini kim unutabilir?

Bugün baktığımız da ne Gaziantepspor’u bulabiliyoruz ne de Kamil Ocak Stadyumunu. Yapılar elbette eskir, hızla geçen zamanın acımasızlığıma dayanamaz, artan talep ve ihtiyaçlara karşı modernleştirilmelidir. Fakat bazı isimler bazı yapılarla adeta özdeşleşmiştir. Kamil Ocak Stadı bugün ki yerinde artık yok, oraya Millet Bahçesi yapılıyor. Yeni stadyum bildiğiniz gibi Beylerbeyi’nde, ismi de artık Kalyon Stadyumu. Yani bir şehrin hafızası diye tabir edeceğimiz Kamil Ocak ismi artık stadyumla anılmıyor. Geçtiğimiz günlerde rahmetli Kamil Ocak’ın kızı Sn. Nükhet Ocak Balkan, bir önceki valimiz Sn.Ali Yerlikaya’ya yazdığı mektubu paylaşarak, sitemini dile getirmişti. Bildiğimiz kadarıyla Kamil Ocak Stadyumunun bulunduğu arsa da rahmetli Kamil beyin kendi malı olup, sadece spor tesisi olarak kullanılması şerhiyle o dönem kamuya vakfedilmiştir. Nükhet hanım, Kamil Ocak Stadyumunun o dönem ismi kararlaştırıldığında bir karton üzerine ismini yazıp ben asmıştım diyor ve kentin hafızası olmuş bir isimden bu şehrin mahrum edilmemesi gerektiğini dile getiriyor.

Ahde vefa Türk toplumunda önemli bir kavramdır. Gaziantep’i Gaziantep yapan isimlerin adı silinmeyecek kadar değerlidir. Bugün Kamil Ocak’ın adı dillere pelesenk olmuş, dimaklara kazılmış hale gelmişken bir spor tesisinden siliniyor, Gaziantep’in kurtuluşunda hiç bir menfaat beklemeksizin, hiç bir olanak olmadan yaralılara bir camiiyi hastaneye çevirerek tabiplik eden rahmetli Dr. Mecit Barlas’ın ismi bir hastaneye hadi onu da geçtim bir sağlık merkezine verilmiyorsa, bizim oturup düşünmemiz gereken çok şey var demektir.