USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

KORONA VE DEPRESYON

17-09-2020

Korona günleri hepimiz için kocaman büyük bir teste dönüşmüş durumda. Herkes bangır bangır “Evde Kal” uyarısı yapıyor. Peki yıllardır bu kadar evde kalmamış bizler buna alışık mıyız? Değiliz. Ruhsal problemler yaşamamak elde değil. Peki ne yapmak lazım?

Korona virüsü yüzünden tüm dünya aynı durumda. Bu anahtar cümle çok ama çok önemli. Yani sadece sen, ben, biz, siz, onlar değil; tüm dünya aynı anda aynı problemi yaşıyor.

Dünya tarihine geçecek hatta çoktan geçen, yerini alan günlerden geçiyoruz. Şu anda nefes alan her canlı için aynı tecrübe söz konusu. İlk defa bu kadar büyük bir pandemiyle karşı karşıyayız.

İlk defa evlerimize hapsolduk. Sokağa çıkıp iki yürüyüş yapmak çözüm değil. Tek çözüm sosyal ortamlardan uzak durmak. Evde kalmak. Ve ev hayatına alışmak.

Evet, alışmak sevmekten çok daha zor geliyor, farkındayım. Ancak alışmak zorundayız. Şu anda değiştirebileceğimiz bir şey yok. Bu virüsün aşısı bulunana kadar belirli bir süre geçecek. Ve o süre zarfında da sosyal ortamlardan uzak durmak zorundayız.
Ve bu noktada kendimizi sadece fiziksel olarak değil aynı zamanda psikolojik anlamda da güçlü tutmak mecburiyetindeyiz. Uzun bir süre evde kalmayı birçoğumuz hayatı boyunca tatmadı, tecrübe etmedi. Ama ıskalanmaması gereken şey şu: Hepimiz, tüm dünya aynı durumdayız.

Depresyonu, anksiyetesi, panik atağı olan, olmayan herkes aynı durumda. Kafamızda bin bir tane soru işareti var. İstemesek bile kafamızda kuruyoruz bazı şeyleri. Ve çoğunlukla de negatif olan şeyleri takıyoruz aklımıza.

Ama tam da bu noktada güçlü olmamız gerekiyor. Çünkü şu anda kendi psikolojimizi sadece kendimiz düşünmek zorundayız. Güçlü olmamak gibi bir seçeneğimiz, lüksümüz yok. Herkes tek başına şu anda. Mesafeler çok fazla.

Önce kabullenmemiz gerekiyor  içinde olduğumuz bu durumu. Akabinde bu yaşadığımız dönemin bir süreç olduğunu kabul etmemiz şart. Geçecek. Geçmek zorunda. Bizi korkutan her şeyi silip atmamız gerekiyor kafamızdan. Günlük hayatta korkularımızın esiri olabiliriz ama şu anda, şu olağan dışı durumda korkularla hiçbir yere varamayız, bunu kafamıza kazımamız lazım.

Bir de elbette değişmemiz lazım. Dünya dönüşümden geçiyor. Dünyanın dönüşümüne bizler de ayak uydurmak zorundayız. Umut hep vardı, hep de var olacak. Daha pozitif olmak bizim elimizde.

Çok zor değil, başarabiliriz. Öncelikle yaşadığımız bu izolasyonu eğlenceye çevirerek başlayabiliriz. Dönüşümler adım adım gerçekleştiğinde kalıcı olur. İşte bize yer ve mekan. Ne duruyoruz! Kendimizi yeniden keşfederek, baştan inşa etmeye başlayalım...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?