USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

ÇAĞIMIZIN TEHLİKESİ ALZHEMİR

21-09-2021

Uzmanlar uyarıyor;
 
Yaşam koşullarının çok çeşitli nedenlerle etkilendiği dünyamızda toplum sağlığını tehdit eden yaygın hastalıklar özellikle de önlemlerin alınabilmesi açısından ele alınmaktadır. Yaşlanan toplumlarla birlikte, nörolojik hastalıklar da paralel bir artış göstermekte ve halk sağlığını ciddi düzeyde etkilemektedir. Bu hastalıkların başında ise yaşla birlikte belirgin bir artış gösteren Alzheimer hastalığı gelmektedir. Bu hastalıklardan korunma ve belirtilerin tanınması, erken tedavi olanaklarına erişimi artırabilme yönünde çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir.  Alzheimer hastalığı için toplumsal farkındalığı artırma, tedavi ve bakım olanaklarının geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla  21 Eylül “Dünya Alzheimer Günü” olarak kabul edilmiştir.
 
Alzheimer hastalığı beyinde hem hücre hem hücreler arası bağlantı kaybına neden olan,beyinde zararlı metabolitlerin birikimine neden olan ilerleyici bir hastalıktır. Hastalığın nedenleri arasında çok çeşitli faktörler araştırılmıştır ve halen araştırmalar devam etmektedir. En yaygın ve erken belirtileri hafıza ile ilgili belirtilerdir. Günlük aktiviteyi etkileyecek düzeyde unutkanlık, kişilik ve davranış değişiklikleri, öğrenme ve plan yapma zorlukları, adres ve yön bulmada zorluklar, aşırı şüphecilik, yeme, uyku ve tuvalet alışkanlıklarında değişiklikler yanı sıra daha geç evrelerde yürümede zorluklar, düşmeler, yutma zorlukları, kilo kayıpları ortaya çıkabilir.
 
Yaş ve genetik yatkınlık Alzheimer hastalığını da içeren demans hastalıklarında en büyük risk faktörleri olmaya devam etmektedir ancak, sağlıklı yaşam parametrelerinin durumu da bu hastalıkların ortaya çıkışını önemli düzeyde etkilemektedir. Hipertansiyon, kan yağlarında yükseklik, kalp hastalıkları, yetersiz fiziksel aktivite, şeker hastalığı, sigara ve alkol kullanımı ile bu hastalıkların ortaya çıkması neredeyse üç kat daha artmaktadır. Bu hastalıklara yol açan risk faktörlerinin tedavi edilmesi, yeşil yapraklı sebzelerin, meyve ve balığın bolca bulunduğu dengeli bir beslenme, kolesterolün düşük seviyelerde tutulması  riski azaltmaktadır. Çoğu nörolojik hastalık da olduğu gibi Alzheimer hastalığında da korunma ve erken tedavi en önemli yaklaşımı oluşturmaktadır. Sağlıklı bir yaşam tarzı  ve  zihinsel olarak aktif bir hayat en önemli koruyucu faktörlerdir
Sağlıklı beslenme ve yeterli fiziksel aktivitenin yanı sıra beyni sürekli yeni uyaranlara maruz bırakarak zinde tutmak çok önemlidir.  Yapılan çalışmalara göre demans gelişme riski, zihni çalıştıran oyunları sıklıkla oynayan kişilerde %74, yoğun şekilde okuyan kişilerde %35, müzik enstrümanı çalan kişilerde %69 ve bulmaca çözen kişilerde %41 daha düşük bulunmuştur. Dünya Nöroloji Federasyonu tarafından yapılan çağrıda “Sürekli merak ederek, araştırarak ve hayat boyu öğrenmeye kendinizi adayarak zihinsel olarak aktif olun: Okuyun, yazın, bulmaca çözün, tiyatroya gidin veya konferanslara katılın, oyun oynayın, bahçeyle uğraşın veya hafıza egzersizleri yapın. Sosyal olarak aktif olun, gönüllülük hizmeti vererek, seyahat ederek veya sosyal kulüplere katılarak sosyal ve boş vakit aktivitelerine katılın.” denmektedir.
 
 Yapılan uluslararası çağrılarda Alzheimer Hastalığı olan tüm bireylerin toplumsal eşitsizliklere bakılmaksızın tanı ve tedaviye güvenilir şekilde ve zamanında erişim sağlayabiliyor olması gerektiği dile getirilmektedir
 
Son yıllarda demans hastalarının bakımında ve risk faktörleri ile önleme olanaklarına ilişkin araştırmalarda önemli ilerlemeler kaydedilmektedir.  Hastalığın belirtilerinin hasta ve daha çok hasta yakınları tarafından erken fark edilmesi yanı sıra modern nöro görüntüleme yöntemlerinde de erken tanı alanında ileriye dönük önemli adımlar atılmaktadır. Alzheimer hastalığına karşı uygulanan aşılama stratejilerinden de bazı umut vaat eden sonuçlar beklenmekle birlikte, günümüzde şu ana kadar demansın en yaygın grubu olan Alzheimer hastalığının iyileştirilmesi ve hatta, çoğu hastada hastalık seyrinin durdurulması mevcut tedavilerle son derece zordur.  
Alzheimer hastalarının bakımında hasta yakınları büyük bir yük altındadır ve bu yük sağlık otoriteleri ve sosyal organizasyonlarca olabildiğince hafifletilmelidir. Çoğu durumda hastalar kadar, hastalığın getirdiği zorluklarla yıpranan hasta yakınlarına da destek psikolojik tedavi gerekmektedir. Ülkemizde de Alzheimer hastaları ve hasta yakınlarının yaşam kalitelerini iyileştirecek donanımlı merkezlere büyük ihtiyaç vardır.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?