ARTAN SICAKLAR VE ÖFKE KONTROLÜ

Bahar YILDIRIM

3 yıl önce

Aniden artan sıcaklar ve  pandeminin oluşturduğu olumsuz etkilerden dolayı insanlar,ne yazık ki fizyolojik ve psikolojik olumsuzluklarla karşı karşıya kalmış durumda.Biran da bastıran ve mevsim normallerinin üstünde seyreden sıcaklıkların  beraberinde artan nem oranıyla birlikte insanlar daha bir tahammülsüzleşmeye ve kavgaya meyilli hale gelebiliyor.
Özellikle sıcak yaz aylarında baş gösteren depresyon, stres, dikkat eksikliği, öfke problemleri ve panik atak gibi sorunlarla insanlar daha fazla karşı karşıya kalabiliyorlar. Yine aşırı sıcakların verdiği etkiyle genel bir halsizlik, bitkinlik ve kronik yorgunluk gibi rahatsızlıklar da sıklıkla yaşanan bedensel sorunlar olarak öne çıkıyor.

Normalin üzerinde seyreden aşırı sıcaklar insanları doğrudan olumsuz etkilemese bile var olan hastalıklarını tetikleyebilir yada arttırabiliyor. Yapılan araştırmalara göre psikolojik rahatsızlığı olan insanlar (kaygı bozukluğu, bipolar bozukluk, depresyon vb.) sıcak havalardan daha çok etkilenmektedir. Bu da sıcak havaların insan psikolojisiyle doğrudan ilişkili olduğunu gösterir.

Aşırı sıcaklar insanların beynindeki kimyasalların dengesini bozabilir bu da bireylerin duygu durumlarında ani iniş çıkışlara sebebiyet verebilir. Aynı zamanda sıcak havalarla birlikte stres hormonlarının da artış göstermesiyle insanlarda öfke kontrol problemleri, kaygı düzeyinde artış ya da panik atak durumları daha fazla tetiklenebilir.

İstatistiklere göre sıcak havalarda öfke kontrol problemleri ve tahammülsüzlük sebebiyle suç oranlarında artış gözlemleniyor. Özellikle trafik gibi insanların daha fazla stres altında kaldığı yerlerde  sıcaklığında artmasıyla tahammülsüzlük,öfke patlamaları daha sık görülüyor.Sıcaklardan dolayı uyku kalitesindeki bozulmalar insanları mutsuzluğa ya da depresyona sürükleyebilir, kişilerin hem fizyolojik hem de zihinsel performanslarını düşürebilir ve hatta insanların iş verimliliklerini olumsuz anlamda etkileyebilir.
Hafızayla ve dikkat düzeyiyle ilgili yapılan çalışmalar, bireylerin en verimli olduğu sıcaklık derecesinin 22 derece olduğunu göstermiştir. Bu derecenin altına inildiğinde veya üzerine çıkıldığında hafıza ve dikkat problemlerinin ortaya çıktığı ve motivasyon kayıplarına neden olduğu biliniyor.

Aşırı sıcaklarda fiziksel ve psikolojik sağlığımızı korumak adına neler yapabiliriz?
Bilindiği üzere aşırı sıcaklarda vücudumuz fazlaca sıvı kaybettiğinden su tüketimine öncelik vermek gerekiyor. Günlük ihtiyaç duyulan sıvı tüketimi 1.5 litre üzerinde olmalıdır. Sosyal aktiviteleri artırmak ve düzenli egzersiz yapmak da stres seviyesini azaltacak önlemler arasında.Akşam serinliğinde yapılan eğlenceli aktiviteler psikolojik sağlığımızı olumlu yönde etkileyecektir.Sıcak havalardan dolayı uyku kalitesinin düşmesi ve buna bağlı oluşan kronik yorgunluktan kaçınmak için de izlenebilecek farklı yollar var. Yatmadan önce ılık bir duş almak, uyku öncesinde ağır fiziksel aktiviteden kaçınmak, yağlı olmayan hafif yiyecekleri tercih etmek ve alkol tüketiminden kaçınmak daha sağlıklı şekilde uyumamızı sağlayacaktır. Bunun yanı sıra uyuduğumuz odanın sıcaklığını yatmadan önce klima vb. ile düşürmekte ve uyumak için nemsiz ortamları tercih etmekte de fayda var.

Stres yaratabilecek kişi ve ortamlardan uzak durmalı ve dikkat gerektiren işler varsa sıcaklık ve zaman düzenlemesi yapılması çok önemli. Sosyal ortamlarda etkileşime girdiğimiz diğer bireylerin de aynı sıcak havadan etkilendiğini göz ardı etmeden hareket etmek şart.

Trafik, yoğun iş stresi, yetişmeyen işler, sorumluluklar gibi uğraşmamız gereken pek çok şeyin özellikle sıcak havalarda bireyleri daha fazla gerginleştirdiğini göz önünde bulundurmakta yarar var.

Her gün çevresel etkenlerle tahammülsüzleştiğimiz  hayatımızda ,sıcak havaların da bu gerginliğe ateşleyebileceğini ve en ufak bir olumsuzlukta her birimizin bir saldırgana dönüşebileceğimizi lütfen unutmayalım.

YAZARIN DİĞER YAZILARI