USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Yeni Ekonomi Politikası Nasıl Olacak?

 Yeni Ekonomi Politikası Nasıl Olacak?
12-06-2023

 Bir ülkenin kendi parasının sağlam olması ekonomide çok önemli bir olgu. Ülke parasının zayıflaması (ikili para mekanizması) ve dolarizasyon;  ticari  faaliyetler açısından  birçok değişkeni de olumsuz etkilemekte. Enflasyona izin verildiği için vatandaş başka ülke parasına sığınıyor. İnsanların yoksa gidip dolar almak gibi bir amaçları olmazdı.  Bir ülkenin finansal kaynak bulabilmesi  için dış fazla vermek gibi bir zorunluluğu var. Zira böyle bir güven olmadığı müddetçe dış kaynak bulmak zorlaşıyor. Robert Lucas isimli iktisatçının “Lucas Critique” başlıklı makalesinde, ekonomi politikasında bir değişikliğe gidildiğinde  politika değişkenlerinin bu süre zarfında değiştiğinden bahsedilir. Örneğin enflasyonun düştüğüne dair bir algı gerçekleşene kadar bu değişimin politika değişkenlerine yansıması söz konusudur. Bir anlamda  güven unsurunun birdenbire değişmediğini düşünebiliriz. Kurdaki yükseliş enflasyonu tetikleyen önemli bir mekanizma.

Ekonomide her zaman içinde bulunulan dönemin koşullarına göre kararlar alınması beklenir.  1994 ve 2001 krizlerinde dövizde bir likidite sorunu yoktu. Şimdi ise bir döviz likiditesi sorunu var. Dövizin olmaması veya az olması ithalatın yapılamaması ve dolayısıyla içerideki üretimin azalması sonucunu getirebilir. Döviz likiditesi riski bir önceki yazımda yazımda kur riski diye ifade etmek istediğim şeydi aslında.  Böyle bir durumda içeride azalan üretim,  reel sektör üretici güvenini ve ekonomik büyümeyi  aşağı çekecek bir gelişme olarak karşımıza çıkıyor. Bu nedenle enflasyonu düşürecek sağlam bir politikaya ihtiyaç var. Bu ihtiyacın öncelenmesi,  ülke ekonomisi açısından elzem görünüyor. Bu anlamda piyasanın 22 Haziran’daki Merkez Bankası Para Politikası Kurulu toplantısında  politika faizinde bir yükseliş beklentisi oluştuğu  görünüyor. Aşağıdaki grafikte yurt içi üretici fiyat endeksinin değişim oranı olarak Eylül 2020’den itibaren tüketici fiyat endeksinin üzerinde çıktığını görüyoruz. Bu durum döviz kurundaki yükselişin üretici açısından üretimin maliyetini arttırdığı anlamına geliyor. Tüfe -Üfe farkının  2021 Kasım’ından itibaren daha da arttığı görülüyor. Bu grafik kur yükselişinin üreticiye olan zararını gösteriyor.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?