PPK Kararı ve Ekonomi Gündemi

Prof.Dr.Berna BALCI İZGİ
Prof.Dr.Berna BALCI İZGİ
PPK Kararı ve  Ekonomi Gündemi
20-11-2020

Dün Para Politikası Kurulu (PPK) politika faizini (1 haftalık repo faiz oranını) %10,25’ten 4,75 baz puan arttırarak %15’e yükselttiğini açıkladı. Fiili olarak %14’lerde olan faizin %15 olarak açıklanması ihtiyatlı bir politika izleneceği anlamına gelebilir. Bir önceki PPK’da  zaten üstü örtülü bir faiz artışı gerçekleşmişti. Burada Merkez Bankası küçük bir sıkılaştırma ile enflasyon hedeflemesine odaklandığını ifade etti. Ancak bu hamle enflasyonun seyrinde bir istikrarlı bir düşüşü beraberinde getirecek mi, bu soruya evet diyebilmek biraz güç. Uzunca bir süredir ciddi bir gıda enflasyonu olan bir ülkeyiz.

Buradan çıkarabileceğimiz şu olabilir ki; Merkez Bankalarının alacak olduğu faiz kararı ekonomi politikasıyla ilgili parametrelerden sadece bir tanesidir ve bu parametreye ilişkin anlık açıklamalar yerine belirli bir dönemi kapsayan 6 aylık veya yıllık olarak önceden yapılmış olan açıklamalar piyasaların güven kazanması açısından daha çözüm sağlayacak bir sonuçtur.

Faiz kararı ile birlikte Dolar/TL kuru 7,55’e kadar düştü. Bu kararın neticesinde ekonomide işler düzeldi mi bunu zaman gösterecek. Gecelik repo faizi ile haftalık repo faizinin aynı olması faiz politikasında bir sadeleştirmeye gidilmiş olduğunu gösteriyor. Ancak faiz sonuçta sadece bir araçtır. Türkiye’de tasarruf mevduatlarının sadece %42’si TL cinsinden. TL’nin değerlenmesi için bu politika yeterli midir uzun vadede yeterli değildir. Hatta bu ortam, dolar yatırımı yapanlar için paçalı tercih etmek için  bir vesiledir.

Kuru baskılayıp dış açık vererek enflasyonu indirmek gibi bir ekonomik sorunumuz hala olduğu yerde duruyor. Aşağıdaki grafikte de görüldüğü gibi cari işlemler açığımız Ocak 2020’den bu yana yükselmektedir.

""

Ekonominin içinde bulunduğu ortam Pandemi nedeniyle zaten ciddi bir resesyon yaşanıyor. İşsizlik var ekonomik bir daralma söz konusu. Hal böyleyken faiz oranını yükseltmek reel sektörü etkileyecek mi ne kadar etkileyecek biraz zor görünüyor. Şu ortamda yatırımcının yeni yatırımı tercih edecek bir riski göze alabileceği bir ekonomik ortam var mı, gibi soruları sormadan edemiyor insan..

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?