ÖĞRETMEN ATAMALARINDA LİYAKAT SORUNU

Fatih Gözüaçık
Fatih Gözüaçık
ÖĞRETMEN ATAMALARINDA LİYAKAT SORUNU
18-09-2023

Önceki yazılarımda Millî Eğitim Bakanı sayın Yusuf Tekin’i öğretmenlere beyaz önlük, özel sektör
öğretmenleri ile ilgili yaptığı açıklamalarla ilgili eleştirsem de doğru yapılan şeylerde de bakana hakkını
teslim etmek gerekir.
Sayın bakan geçtiğimiz günlerde katıldığı bir televizyon programında öğretmen atama sisteminin
değişeceğini mülakatın etkisinin yüzde 50 olacağını söyledi. Yusuf Tekin, öğretmen adaylarına yapılması
planlanan mülakatla ilgili, "Öğretmenler KPSS sonrasında mülakat notuna göre atanıyorlar. Biz ise şöyle bir
mekanizma geliştirmek istiyoruz, KPSS skoru, onun yüzdelik dilimini alacağız yüzde 50. Yüzde 50 de mülakat
performansını alacağız arkadaşımızın. Yüzde 50-50 planlıyoruz." dedi. Bu açıklama sonrası toplumun her
kesiminden büyük tepki yağdı. Bakan; "Bu eleştiriyi yapanların şunu bilmesi lazım. Öğretmenler KPSS
sonrasında mülakat notuna göre atanıyorlar. Biz ise şöyle bir mekanizma geliştirmek istiyoruz, KPSS skoru,
onun yüzdelik dilimini alacağız yüzde 50. Yüzde 50 de mülakat performansını alacağız arkadaşımızın. Yüzde
50-50 planlıyoruz. Biz aslında mülakatla ilgili bambaşka bir yapıyı getiriyoruz. Dolayısıyla bu eleştiriyi
yapanların da biraz bu konuları bilerek eleştirmesi gerekiyor. Yüzde 50-50 yaptığımızda mülakatla ilgili de
hazırladığımız kılavuzu atama takvimi belli olduğunda bunları kamuoyuyla paylaşacağız. Neyi ölçeceğiz? Bir;
KPSS skoruna göre atama yapacağımız öğretmenin 3 katı kadar adayı kendilerine tanımladığımız mülakat
merkezlerinde mülakata davet edeceğiz. 30 büyükşehirde mülakat yapmayı planlıyoruz." Söyleminde
bulundu.
Peki öğretmen atamaları şu an nasıl yapılıyor isterseniz biraz bu durumdan bahsedeyim. 1999 yılında
rahmetli Bülent Ecevit tarafından kamu personeli alımında bir sınav kriteri konuldu. Buna göre öğretmenler
DMS denilen devlet memurluğu sınavına tabi tutulmaya başladı. Daha sonra bu sınavın adı Kamu Personeli
Seçme Sınavı (KPSS) olarak değiştirildi. 20 yıldır öğretmen atamaları bu sınavdaki başarı durumlarına göre
gerçekleştirilmekte. Türkiye’de mülakat deyince aklımıza ilk gelen şey torpil. Eğer torpil yapılmayacaksa
mülakat gerçekten hakkıyla yapılacaksa yapılmalı. Mesela 20 yıllık bir öğretmen alanına çok hâkim sınıf
yönetimini biliyor, öğrenci veli ilişkileri çok iyi ama KPSS sınavına girmemiş ya da girip düşük puan almış
diye bu öğretmenin ataması yapılmıyor. Diğer taraftan üniversiteden yeni mezun olmuş bekar ailevi
sorumlulukları az olan bir öğretmen arkadaşımızı düşünelim akademik olarak çok iyi değil, iletişim becerileri
zayıf kendini ifade edemiyor, bilgiyi öğrenciye aktaramıyor kısaca öğrenciye faydalı olamayacağı görünüyor.
Ama sırf KPSS puanından yüksek puan aldığı için bakanlık bu arkadaşı öğretmen olarak atıyor.
Şimdi sizlere soruyorum sizin çocuğunuz olsa siz hangi öğretmenden ders almasını istersiniz? Onun
için mülakat gelmeli ama hakkıyla yapılacaksa gelmeli. Bunu pek mümkün görmüyorum ama eğitimin
geleceği için sadece sınavla öğretmen alımlarının gerçekleşmesinin doğru olmadığını düşünüyorum. Bunun
sadece mülakat ya da sınavla olmayacağı kesin. Eğitimde köklü reformlar şart. Üniversitelerde kalitenin
artırılması gerekiyor. Düşünün bir zamanlar tıp fakültesi ile yarışan matematik bölümlerine artık bir iki net
ile girilebiliyor. Bu yanlıştan ivedilikle dönülmesi öğretmenlik bölümlerinin kalitesi artırılmalıdır. Popülist
yaklaşımlarla mantar gibi türeyen öğretmenlik bölümleri arz talep dengesini gözeterek gerçekçi
planlamalarla yeniden revize edilmeli. Eğitim sistemimizin liyakat sahibi, sosyal ilişkileri güçlü, iletişim
becerileri iyi, sınıfına hâkim siyasal ideolojilerden arınmış mesleğini severek yapan kendini bu ülkenin
geleceği olan öğrencilere adayan onlara giyimi kuşamı ile tavır ve davranışları ile rol ve model olan idealist
öğretmenlere ihtiyacımız var.

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?