USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Çıplak kral öldü!

19-09-2015

Suudi Arabistan yönetimi deyince benim gözümün önünde sayısızca pişirilmiş kuzu dolmalarına saldıran göbekli adamlar,sayısı ve adedi belirsiz kadın ve çocuklar,çölde lüks model jiplerle yapılan safarilerdeki şımarık gençleri,aslan kaplan beslemeyi güç sayan zavallı prensçikleri, boya küpüne batmış dansözleri…gelir.Ama nedense bir dünya ülkesine hele hele de bir Müslüman ülkesine yaptıkları yardımlarla bağışlarla,İslam aleminin birleştirici çalışmalarla duymamışızdır, duymayız da.

Kutsal topraklara gidenlerin söylemlerinden de anladığımız kadarıyla orada Türk hacılara karşı hiçte dostane davranmadıklarıdır. Türk bayrağını gören yöre halkının düşmanca tavırlarına da rastlamayan yok gibidir. Açıkçası bizi zerre kadar sevmezler.

Üzerinde oturdukları petrol denizinin yarısını Avrupalı dostlarıyla paylaşıp diğer yarısıyla görgüsüz bir yaşam süren bu Arap ülkesinin kralı vefat etti. Olabilir.Takdiri ilahidir.Bizi çokta ilgilendirmez.

Türkiye de nüfusları iki milyonu geçen,kayıtsız şartsız kendilerine kucak açan ülkemizin kıt kanaat şartlarında hayatta kalma mücadelesi veren Suriyelileri de çok ilgilendirdiğini düşünmüyorum.

Filistin de vefat eden Suud Kralı için gıyabi cenaze namazı kıldırmak isteyen imam,cemaat tarafından nerdeyse linç ediliyordu.Neden acaba dersiniz?

Ve son yıllarda Osmanlıcığı trend olarak gören laleciler.Bakınız hayatının baharında vefat eden kralın Osmanlı ve Türkiye sevdasına..

Kutsal topraklarda Osmanlı’dan kalan tek eser olan Ecyad Kalesi 2002 yılında buldozerlerle yıkıldı. Yüzlerce yıllık geçmişi olan ve 1600’lü yılların sonunda Türkler tarafından baştan aşağı yeniden inşa ettirilen kale, Arap yarımadasının elimizden çıktığı Birinci Dünya Savaşı’na kadar Türk garnizonu olarak kullanılmıştı.

Bu yüzden de Ecyad Kalesi, Arap yarımadasında Türk düşmanlığının sembollerinden biri haline gelmişti. Suudi yönetimi kaleyi ilk yıkma girişimini 1980 yılında yaptı. Üstelik Türkiye’yi projeden haberdar bile etti. Ancak işin garip tarafı, Ankara bu duruma hiç tepki göstermedi. Yıkım, Pakistan’ın o dönemdeki lideri olan Ziya ül Hak’ın ‘‘Bu kale İslam tarihinin bir parçasıdır, yıkılması tarihe saygısızlık olur’’ diyerek araya girmesiyle önlendi.

Şimdi o topraklarda izlerimizin silinmesinin tamamlanmasına bir operasyon kaldı: Kabe’deki Türk revaklarının da yerle bir edilmesi. Revaklar da yıkılınca orada Türk izi adına hiçbir eser kalmayacak.

Sonraki dönemlerde de ki bu çiçeği burnunda kralın icraatlerinden de bu görünüyor. Artık Türk hacıları öyle elini kolunu sallayarak istediği gibi kutsak topraklara gidemeyecekler.Sürekli önlerine engeller konulacak.

Aslında bir günlük yas yeterli oldu mu dersiniz?

Bana sorarsanız cevabım:”Lalelerrr..laleler…laleler……

GÜNÜN SÖZÜ

“(You cannot change your destination overnight, but you can change your direction overnight”)

Gitmek istediğiniz noktaya bir gecede ulaşamayabilirsiniz, ama yönünüzü gitmek istediğiniz yöne çevirebilirsiniz.

Mike Murdock

TEBESSÜM

Günün birinde üç adam yürürken karşılarına büyük ve vahşi bir nehir çıktı..

Nehrin karşı kıyısına mutlaka geçmeleri gerekiyordu. Birinci adam, dizlerinin üzerine çöktü ve tanrıya dua etti: “Tanrım, lütfen nehrin karşı kıyısına geçebilmem için bana güç ver!” Tanrı ona uzun kollar ve güçlü bacaklar verdi. Böylece nehrin karşı kıyısına geçebildi. Ancak bunun için 2 saat boyunca dalgalarla boğuştu ve neredeyse 3-4 kez boğulma tehlikesi geçirdi. Ama başarmıştı. Bunu gören ikinci adam da Tanrı`ya dua etti: “Tanrım lütfen nehrin karşı kıyısına geçebilmem için bana güç ve gerekli aracı ver!” Tanrı ona bir tekne verdi ve o da nehrin karşı kıyısına geçmeyi başardı, ancak birkaç kez alabora olma tehlikesiyle karşılaştı.. Tüm bu olanları izleyen üçüncü adam, dizlerinin üzerine çöktü ve Tanrı`ya yalvardı : “Tanrım, lütfen nehrin karşı kıyısına geçebilmem için bana güç , araç ve zeka ver!” Bunun üzerine Tanrı adamı bir kadına dönüştürdü.. Kadın haritaya baktı.. Nehrin biraz yukarısına doğru yürüdü ve köprüden karşıya geçti.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?