Küçük bilim insanının bu projesi Gaziantep Milli Eğitim İl Müdürlüğü başta olmak üzere okul yönetimini heyecanlandırdı. Projenin ilgili kurumlara sunulduğu kaydedildi.
"BAL GİBİ SU PROJESİ"
Proje sahibi Akyol Ortaokulu öğrencisi 11 yaşındaki Efe Eren Akdeniz açıklamasında, "Bizim projemizde, kullanılan yöntem tamamen güneş enerjisi ile ayrıştırma yapmakta ve ayrılan tuzunda denizden uzakta olması sebebiyle deniz tabanına yeniden karışması söz konusu değildir" diye konuştu. Akdeniz projesine ilişkin olarak, "Son yıllardaki teknolojik gelişmeler ile üretim maliyetlerindeki düşüşler sebebiyle deniz suyu arıtımında ters osmoz membranları tercih edilmektedir. Bu çalışmada; iklim değişikliğinin su kaynakları üzerine etkilerini azaltmak için oluşturulan uyum stratejilerinden olan deniz suyundan içme ve kullanma suyunun üretilmesine yönelik değerlendirme yapılması amaçlanmıştır" dedi.
"PROJE BİRÇOK ALANDA ÜLKEMİZE FAYDALI OLACAKTIR"
Projenin artı değerlerine dikkat çeken Proje sahibi Akyol Ortaokulu öğrencisi 11 yaşındaki Efe Eren Akdeniz açıklamalarını şu şekilde sürdürdü;
"Ağzı kapalı ortamda terleme imkanı arttırılacak ve güneş enerjisi panelleri ile buharlaşma arttırılacak ve nemlenme etkisi ile tatlı su elde edilecektir. Elde edilen tatlı su, borular vasıtasıyla göl, gölet baraj ve doğal güzelliklerimizin olduğu ve kuruma tehlikesi altında olan bölgelere sevk edilerek yurdun iç kısımlarında tatlı su imkanı arttırılacaktır Bir kez kurulacak sistem, kontrol masrafları haricinde masrafsız şekilde devam edebilecektir. Tarım bölgelerine tatlı su taşınabilecektir Barajların doluluk oranı artık sıkıntı olmayacaktır Göller ve göletler kuraklık tehlikesi yaşamayacaktır Doğal kültürel miraslarımıza aktarılacak su ile Pamukkale, Manyas gibi kuraklık tehlikesinde ki birçok yer ıslah edilebilecektir. Damıtılan sudan kalan tuz denize temas etmeyeceği için doğal yaşamın tehlikeye girmesi söz konusu olmayacaktır. Güneş panelleri ile verilen yüksek ısı sayesinde motor ve yakıt gereksinimi olmadığı için maliyeti de oldukça düşük olacaktır. Sorun yaşanmadıkça uzun süre devam edecek bir doğal damıtma yöntemidir. Yavaş ama etkili tatlı su elde edilecek bir yöntem olacaktır. Üretim yavaş olmasına rağmen tesis sayısı arttıkça miktar arttırılabilir. Toplam su tüketimi her gün artarken tarım kullanım oranının ne kadar azaldığı resimde görülmektedir. Eğer tedbir alınmazsa yakın zamanda kuraklıkla boğuşan bir ülke haline gelme riskiyle karşı karşıyayız. Çünkü ihtiyaç artarken tatlı su rezervlerimiz git gide azalma gösterecektir."
